Bir süredir günlük beyin boşaltmamı yapamadım, Çarşamba feci bir migren atağı geçirdim, sonra da elim bir türlü yazmaya gitmedi. Bu arada ne birikti derseniz, şu evet-hayır'a alerji geliştirdim...
Her sabah-akşam Üsküdar'dan geçen bir insan olarak bu evet-hayır her gün suratıma suratıma çarpıyor, Beşiktaş deseniz ayrı hikaye... Bu yazıda ben hepsine bir güzel öfke kusmak istiyorum.
Öncelikle 'Türkiye'nin Geleceği'ni evet-hayır düzeyine düşüren AKP'ye, kelime oyunlarıyla ve son dakika bombalarıyla kendini çok güçlü sanan CHP'ye, sokakta hayır hayır diye bağıran bir avuç CHP'liye, iftar çadırlarının etrafna konuşlanan, kendisi yetmeyip dev ekranda videolar döndüren ve kendimi 1984 öncesi dönemde sanmama neden olan iktidara ve en önemlisi iktidarın muhalefeti zor durumda bırakmak için koyduğu yalan bir-iki maddeye inanıp (ya da onu bahane edip) evet'i savunan söze solcu entellere...
AKP'ye edeceğim lafı daha önce de ettim, asıl sinir olduklarım da onlar değil nasıl olsa, çünkü ne mal oldukları belli, neyse o kendilerinden farklı bir şey beklemem. Asıl problem şu CHP ve enteller. Zaten Kılıçdaroğlu balonu (tıpkı Obama balonu gibi) anında patladı, eskiden belgelerle iktidarı sıkıştıran Gandhi, Baykal'ın kelime oyunlarını miras aldı, polemikler yine havada uçuşmaya başladı. Anayasa tartışılacağına İnönü'nün bıyığı, Recep Bey tartışmalarıyla kamuoyunun beyninin bulanmasına izin verildi. Yetmedi yine son anda türban sorununu çözeceğim dendi, AKP'den oy kapmaya çalışıldı. Ben bu noktada RTE'ye katılıyorum, gerçekten CHP iktidar olmak istemiyor, yoksa her seçim/referandumdan önce kendini böyle baltalamazdı.
Gelelim liberal entel/solcu takımına. Bu arada bu lafım illederoman'cılara, dün AKP'nin Üsküdar meydanına diktirdiği dev ekrandan gördüm ki Oya Baydar da evetçilerdenmiş (bir de Ergenekoncu deyince kadına tepki almıştım). İşte bu yeni bir tür, solcu olup da anayasadaki darbecileri yargılama maddesine tav olanlar (ya da tav olmuş görünenler). Onlara şunu sormak istiyorum, anayasaya bu madde eklendi diye, Kenan Evren'in ve darbecilerin yargılanıp tutuklanacağı hayaline kapılanlar buna gerçekten inanıyorlar mı? Ya da Kürt Sorunu'nun çözüleceğine? Memurlara toplu sözleşme hakkının bir işe yarayacağına? Bu anayasa sadece AKP'nin yerini garantiye alma hamlesidir, başka fraksiyonları kendine çekmek için konuveren her madde ya hiç anayasada yokmuş gibi davranılır, ya da başka bir hamleyle bertaraf edilir. Kenan Evren yargılandı diyelim, yargı AKP'nin elindeyken ceza alır mı sanıyorsunuz? Size Fethullah Güler ve Deniz Feneri davalarını hatırlatırım.
Oh be rahatladım! Bu aralar hiç haber izlemiyorum, okumuyorum, çünkü doğru habere zaten ulaşamıyorum ve Türkiye'deki basma kalıp haberci dilinden gına geldi, peki apolitik mi oldun derseniz, yok valla ben anarşist oldum, ciddi ciddi anarşi istiyorum, insanoğlu ne Cumhuriyet'ten ne Komünizm'den anlamıyor nasıl olsa. Öyle işte, size son olarak, her Üsküdar'a gidişimde çalıp kendimi sakinleştirdiğim şarkıyla veda ediyorum, Rage Against the Machine söylüyor "Killing in the name of"
No comments:
Post a Comment